6.7.11

Menemen ne zaman lezzetlidir?

Yılların öğrenciliğinin ardından eve dönen insan, herkes gibi annesini eski, alaturka haliyle bulmayı umar. Evden gelen kokuların, cennete gidenlerde 'Kazıklanmışız mihmeet' hissini uyandıracak şeyler olmasını... Teknolojiye yatkın, facebook kullanıcısı anneden daha da korkuncu, fast-food alışkanlığı edinmiş annedir.

Neyse ki bazı anneler, istese de ayak uyduramaz yeniliğe. İnterneti refakatçi eşliğinde, akrabalarla konuşmalık kullanır. Telefonunu, duymayacağını bile bile bavul-çantasının derinliklerinde taşır. Annenin teknoloji eğitmeni etiketli çocukları, bu sahnelerde mahallenin agresif delisini oynarlar.

Ama o tek avantajı bu uyumsuzluğun, mutfaktır. Uyumsuz anneler, 'çocuğuma jest olsun' düşüncesiyle, yaprak sarma eşliğinde soğan halkası, koklatmalık yağda patates kızartması, çocuğum-salatadan-da-ye-yanında hamburgeri gibi insanı şizofreniye sürükleyen icatlarla sofralar kurarlar. Her şey tamam ama o sabah son çaba menemen!

Anneler menemen yapmamalıdır. Menemen, bekar erkek yemeğidir. Pratiktir. Basit olmalıdır. Kadının ayrıntıcı yapısına kendini galada şort giymiş gibi hissettirir.

Bütüne yakın boyutlarda kesilmiş biber ve domates olmalıdır. Onu tencere yemeğine çevirecek hiçbir çabalama olmamalıdır. Domates küp küp kesilmemelidir. İçinde soğan olmamalıdır. "Önce bunlar kavrulsun sonra onu koy aromasını alsın." bakışı  menemenden uzak olmalıdır.

Menemen, mutfaktaki bir erkekse, güzeldir. Saftır. Sadedir.